Sevgili dostlar; Folluk Dergisi ilk yayına başladığında kapak konusu olarak “Osmanlı Saray Tavukları Sultan” manşetiyle yayın hayatına başlamıştı. Folluk Dergisinin yayına başladığı tarihe kadar sultan tavuklarıyla ilgili çok az şey biliniyordu. Bu konuyla ilgili olarak sadece internette dolaşan 1 paragraflık bilginin haricinde pek bir şey yoktu. Söz konusu internette dolaşan bu bir paragraf bilgi belge ve kaynak desteğinden yoksun bulunmaktaydı. İnternette dolaşan bu bir paragraf bilginin daha sonraki araştırmalarımızda şehir efsanesi nevinden yanlış bilgilerden oluşmakta olduğunu tespit ettik. Bu durum bizi daha çok meraklandırarak gerçek hikayenin peşine düşmemize neden oldu. Yaptığımız araştırmalar sonucunda elde ettiğimiz bilgilerle Folluk Dergisi 1. Sayımızda yayımlanan ilk makalemiz ortaya çıkmış oldu. Araştıran-yazan Erkan Filiz imzasıyla yayımlanan bu makale, aynı zamanda Türkiye’de sultan tavuğunu konu edinen ilk araştırma yazısı olarak tarihte yerini almış oldu.
Sultan tavuğuna dair Türkiye’de ilk kez yayımlanan bilgi ve belgelerle, sultan tavuğuna dair bilinen hikaye tamamen değişerek farklı bir boyut kazanmış oldu. Yine aynı söz konusu makalemizde ülkemizde sultan tavuklarıyla ilgili yapılması gerekli olan dört faaliyet başlığı (Koruma, geliştirme, araştırma, tanıtma) dile getirilmiş, bahsi geçen fikir ve çalışmaları yürütecek müstakil bir teşkilatın kurulması gerektiği fikri öne atılmıştır. Bu fikirden yola çıkarak Folluk Dergisi Editörü Erkan Filiz’in organize etmesiyle Türkiye’de ilk kez “Sultan Çalıştayı” adı altında bir program düzenlenmiş ve bu programa katılan sultan tavuğuna gönül vermiş insanlarla birlikte Sultan Kulüp kurulmuştur. Yine Folluk Dergisi 3. Sayımızda Park Hayvancılık sahibi Ömer Faruk Erdönmez ile tarihi bir röportaj gerçekleştirerek ülkemizde nesli tükenmiş olan sultan tavuklarının 1997 yılında tekrar ana yurduna kazandırılmasının gerçek hikayesini yayımlamış ve tarihe not düşmüştük. Elizabeth Watts tarafından 1864 yılında İngiltere’ye götürüldüğü tarihten bu yana, kendi ülkesinde hiçbir akademik ve sosyal sorumluk çalışmasına konu edilmemiş olan sultan tavuklarına dair Folluk Dergisi öncülüğünde son iki senede çok kısa zamanda büyük ve önemli gelişmelere imza atılmış oldu. Folluk Dergisi’nin bu yönüyle çok tarihi bir hizmete vesile olduğunu söylemek herhalde böbürlenme olarak tarif edilemez. Bu konuda mütevazi olmayı birçok nedenden dolayı doğru bulmuyoruz. Folluk Dergisi olarak bu konudaki çalışma ve hizmetlerimiz devam edecek.

Son dönemde Sultan tavuğuyla ilgili olarak önemli bir gündem noktası var. EE Avrupa Konfederasyonu Standart kitabında Sultan tavuğunun menşei ile ilgili kısımda “muhtemelen Doğu Avrupa” ifadesinin geçmesi meselesi. Standart kitabında geçen bu ifadenin değiştirilerek menşei kısmına anavatanı olan “Türkiye” ifadesinin konulması için Sultan Kulüp ve TSHF olarak EE Avrupa Konfederasyonuna dilekçe yoluyla ve birçok kanalla da şifai olarak başvuru ve müracaatta bulunuldu. Fakat bu başvuru ve müracaatlar şimdiye kadar olumlu yönde bir sonuç vermedi.
13 Ekim tarihinde İstanbul Süs Tavukları ve Bahçe Hayvanları Derneğinin organize ettiği “Ulusal Gösteri Öncesi Ön Değerlendirme Programı”na katılan EE Avrupa Konfederasyonu Irk Standartları Komisyon Başkanı Sayın Urs Lochman ile İstanbul Dernek Başkanı Ömer Kılıçoğlu’nun ev sahipliğini yaptığı yemek organizasyonunda birlikte olma şansımız oldu. Yemekte Sultan Kulüp Başkan Yardımcısı ve Folluk Dergisi Editörü olarak bu konuyu kendisine sordum. Müracaatımızla ilgili sürecin çok yavaş ilerlediği ve mevcut durumunu öğrenmek istediğimizi kendisine ilettim. Sayın Urs Lochman; evet müracattan bigisinin olduğunu fakat sultanın menşeinin Türkiye olduğuna dair daha fazla bilgi ve belgenin gerektiğini hatta kendilerinin eski bir kaynağa dayandırdıkları bir bilgide sultan tavuklarının Türkiye’ye de Asya’dan gelmiş olabileceğine dair bir bilgiye rastladıklarını ifade ettiler. Bunun üzerine yerli ve yabancı onlarca birincil kaynakta sultanın menşeinin Türkiye olduğuna dair birçok bilgi ve belge mevcut iken, bunların görmezlikten gelinmesini anlamsız bulduğumuzu, kendisinin bahsettiği kaynağın isminin ne olduğu ve bu kaynağın birincil bir kaynak olup olmadığını kendisine sorduğumda ise ismini ve evsafını hatırlamadığını ifade ettiler. Açıkçası bu durumu çok can sıkıcı bulduğumu ifade etmeliyim. EE Avrupa Konfederasyonu Irk Standartları Komisyon Başkanının konuya yaklaşımı ve hakimiyeti en basit ifadesiyle tam bir hayal kırıklığı. Birçok Avrupalı ve Amerikalı kaynakta yabancı dostlarımız tarafından bile, menşeinin Türkiye olduğunun birçok makale, kitap, gazete-dergi röportajında ifade edilmesi, hatta dünyaca popüler sanal ansiklopedi wikipedia’da bile sultan tavuğu maddesinde menşei “İstanbul-Türkiye” yazıyorken sayın başkanın daha çok bilgi ve belge gerekiyor diyerek ismini ve evsafını bile hatırlamadığı bir kaynaktaki bilgiye atıfta bulunmasını nereye ve nasıl konumlandıracağımı şaşırmış bulunmaktayım. Bu diyaloğu aktardığım tüm yakın dostlarım da benimle aynı şaşkınlık ve kanaatleri dile getirdiler. Ama gerek TSHF olarak, gerek Sultan Kulüp olarak ve gerekse Folluk Dergisi olarak bu konunun takipçisi olacağız ve bu konudaki ısrarlı müracaat ve sorgulamalarımız devam edecek. Ulusal ve Uluslararası her platformda bu konuyu gündem ederek kamuoyu oluşturmaya devam edeceğiz.
İşte tam olarak bu nedenle; Folluk Dergisi olarak sultan tavuklarının menşeine dair birincil kaynakları, belge ve dökümanları kamuoyunun dikkatine sunacağımız bir yazı dizisi başlatmaya karar verdik. Bu sayımızda Sultan Kulüp Başkanı Sayın Öner Gülen’in çok önemli ve değerli bir araştırmasına yer veriyoruz. Söz konusu araştırmasında Öner Gülen 1904 yılında basılan Massachusetts Agricultural College kütüphanesinde SF487W43V.2 kayıt numarası ile kayıtlı The Poultry Book isimli kitabı ve Amerika’da “United States Department of Agriculture Library” isimli kütüphanede 99771 kayıt numarası ile bulunan American Poultry Dergisinin Eylül 1906 baskısında yayımlanan bir röportajın analizini orijinal görselleri eşliğinde yapıyor. Bu bilgi ve belgeler Türkiye’de ilk kez yayımlanacak olması yönüyle çok önemli ve değerli.
Süreç içerisinde biriken bilgi, belge ve dokümanlar bir rapor eşliğinde EE Avrupa Konfederasyonu Irk Standartları Komisyonu yetkililerine sunularak müracaatımız farklı bir boyuta taşınmış olacak. Folluk Dergisi olarak ulusal hazinemiz ve biolojik mirasımız olan meselelere hizmet etmeye devam edeceğiz ve konunun takipçisi olacağız.
(Ocak-Şubat-Mart 2020 6. Sayı Sayfa 46-47)