Küçüğe yakın, orta büyüklükte, dik duruşlu, Manisa ve çevresinde güzelliği veya uçurmak için beslenen, kümesine sağdık, sevimli, tepeli ve tepesiz varyetelisi bulunan kısa gagalı güvercinimizdir.
Yerel ismi Azman olan bu güvercinler, geçmişte azman isminin Manisa ve ilçelerinde ‘bango’ kelimesinin yerine kullanıldığı ve bütün kısa gagalı güvercinlere genel ad olarak azman denildiği için karıştırılma yaşanmıştır.
Örnek olarak geçmişte, Enice; paçasız azman, Hünkari; pareli azman, Bulgar bangosu; Bulgar azmanı gibi. Azman ismini yerelde kullanan ırklar, zamanla genel isimleri oturmuş, genel isimleri ile anılmıştır. Manisa Azmanı’da yine yerel ismi azman olan Denizli Azmanı ile karıştırılmaması için Manisa Azmanı olarak genel ismini almıştır. Aynı güvercinin farklı şehirlerde farklı isimler ile anılmıştır, bu isimler yerel isimleridir. Bazı ırkların yöresel ismi, genel ismi ve ulusal isimleri vardır.
Manisa Azmanı ve Hünkari geçmişte de günümüzde iki farklı ırk olarak beslenmiştir, arasındaki fark ise, Hünkari de tepe ve pare temel özelliktir, olmaması veya yetersiz olması kusur sayılır. Manisa azmanında ise pare süsü bulunmaz, hem tepeli hem tepesiz olarak beslenebilir. Manisa Azmanı’nın adaşı olan Denizli Azmanı ile arasında ise en başta gül ve paça farkı bulunur.
Manisa azmanını memleketinde azalması ve onu bekleyen tehlikeler ise;
Manisa azmanı ile aynı form özelliği taşıyan Hünkari’nin pare süsü ve moda faktörü ile hünkari’ye bir geçiş olması ve hünkari kadar geniş bir coğrafya ya yayılmış olmaması sebebiyle hızla azalışa girmiştir. Manisa azmanının yaşadığı azalmayı Klasik hünkari de, Modern hünkari karşısında yakın geçmişte yaşamıştır. Bugün ayrı olarak yarışmalarının yapılmasına karşın geçmişte azman isminin genel isim olarak kullanılması sebebiyle (Pareli azman, paresiz azman) aynı kuş kabul edilmek istenmesi veya hünkarinin bozuğu olarak kabullenilmesi bu kuşlara yapılacak büyük bir haksızlık olacaktır. Bir ırkı kaybetmek kolay, oluşturmak zordur.
Eski kaynak olmadığı için hünkarinin oluşumunda Manisa azmanı ırkı kullanıldığı veya Hünkari oluşumu sırasında, hünkariye ulaşılmadan bir önceki basamak olarak ortaya çıkmış olabileceği kesin bilinemiyor ama bu tezler den veya hünkari ve Manisa Azmanı’nın aynı kümes ortamında besleniyor olmasından dolayı bir yakınlık(akrabalık) içerisindedir. Bilinçli veya bilinçsizce eşleştirmeler yapılmakta ve karışmalar ortaya çıkmıştır. Ancak genel olarak birbirinden farklı olarak beslenerek, eşleştirmeler yapılır.
Manisa Azmanında kesme en meşhur desendir, hünkari ırkında ise kesme nadirdir, Aynı ırk olsaydılar aynı desen grubunda fazlalık olması gerekirdi.
Manisa Azmanı Standardı;
Baş: Kafa yapısı, yuvarlak hatları olan, dolgun yanaklıdır. Tepeli olanlar tığ(sivri) tepe şeklindedir.
Göz: Baş rengine göre göz rengi değişir. Göz kenarları deri rengindedir.
Gaga: Kısa ve kalın olmalı. Beslenmesi ve yavrusunu beslemesine engel olmayan bir boyuttadır.
Tepe: Tepeli (Arka tepe) ve tepesiz olanları vardır. Tepeli olanlar, Tığ tepe (sivri tepe) şeklinde olmalı.
Boyun: Orta boyutta ve kalın.
Gül: Gırtlağın orta kısmından göğse kadar çizgi şeklinde devam eder. Uzun ve bol olmalıdır.
Duruş: Dik duruşlu, Sırttan kuyruğa doğru eğimlidir.
Göğüs: Geniş, biraz öne çıkık.
Kanat: Kanatlar kuyruk üzerinde taşınır.
Kuyruk: Kapalıdır, yere temas etmez.
Ayak: Orta uzunluktadır.
Paça: Tırnaklara kadar parmakları kapatmalı. Bol (dev) paça veya tozluk paça olmamalı.
Tüyler: Sıkı ve göğüsteki gül ve ensedeki tepe dışında vücuda yapışıktır.
Renk: Beyaz, siyah, kırmızı, sarı, mavi, kahverengi, en çok rastlanan renkler olsa da ara renklerde mevcuttur.Tüm renkler sevilir ve birbirine üstünlüğü yoktur.
Desen Çeşitleri;
Düz: Vücudun tümü tek renk.

Kanat: Kanat ve kuyruk renkli, kalan yerler beyaz. (Nadir de olsa kanat grubunda beyaz kuyruk da gözlenir.)

Kesme: Sadece kuyruk renkli (kuyruk altı tüyler ile beraber), geri kalan yerler beyazdır.
Şeş: Vücut tüyleri kırçıllı veya kaplan.



Yazan: Ziraat Müh. Serkan Gündüz